Turkey - Frm
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Turkey - Frm

>> Daha İyisini Yapana Kadar En İyisi Bu <<
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 HZ. ISMAIL ( S.A )

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
AraGoRN
SysTeM RooT
SysTeM RooT
AraGoRN


Mesaj Sayısı : 119
Kayıt tarihi : 04/02/08
Yaş : 33
Nerden : İstanbuL

HZ. ISMAIL  ( S.A ) Empty
MesajKonu: HZ. ISMAIL ( S.A )   HZ. ISMAIL  ( S.A ) Icon_minitimePaz Şub. 10, 2008 10:48 am

Kur'an-&yacute; Kerîm'de ad&yacute; zikredilen peygamberlerden. Kendisine "Allah'&yacute;n kurban&yacute;" anlam&yacute;na "Zebihatullah" da denir. Hz. &Yacute;brahim'in Hacer'den olan büyük o&eth;ludur. Kur'an'da on iki yerde ismi zikredilmekte ve ayn&yacute; zamanda kendisine vahiy indi&eth;i bildirilmektedir (el-Bakara, 2/136; Âlu &Yacute;mran, 3/84; en-Nisa, 4/163). Hz. &Yacute;smail (a.s)'&yacute;n bir Resul ve Nebi oldu&eth;u, ümmetine Allah'&yacute;n emirlerinden olan namaz, zekât gibi emirleri bildirdi&eth;i anlat&yacute;lmaktad&yacute;r. Ayn&yacute; &thorn;ekilde Hz. &Yacute;brahim ve Hz. &Yacute;shak ile birlikte Hz. Ya'kub (a.s)'&yacute;n ecdad&yacute;ndan birisi oldu&eth;u (el-Bakara, 2/133) ve &Yacute;smail (a.s)'&yacute;n babas&yacute; &Yacute;brahim (a.s) ile birlikte Kâbe'nin temelini yükselten ve O'nun temizli&eth;inden sorumlu kimseler olarak anlat&yacute;ld&yacute;&eth;&yacute; görülmektedir (el-Bakara, 2/125 ve 127).
Hz. &Yacute;smail Mekke'ye yerle&thorn;en Cürhümîlerin çocuklar&yacute; ile büyümü&thorn; ve onlardan ok at&yacute;c&yacute;l&yacute;&eth;&yacute;n&yacute; ö&eth;renmi&thorn;tir. Eslem kâbilesinden bir grup, yar&yacute;&thorn; için ok at&yacute;&thorn;&yacute;rken, Hz. Peygamber (s.a.s) onlara &thorn;öyle demi&thorn;tir: "Ey &Yacute;smail o&eth;ullar&yacute;! Ok at&yacute;n&yacute;z, sizin atan&yacute;z da mahir bir ok at&yacute;c&yacute; idi" (Buhâri, Enbiyâ, 12). Hz. &Yacute;smail iyi bir at&yacute;c&yacute; ve avc&yacute;yd&yacute;. Mekke'nin harem bölgesinin d&yacute;&thorn;&yacute;na ç&yacute;karak avlan&yacute;r ve avlanmay&yacute;, ata binmeyi, yabani atlar&yacute; ehlile&thorn;tirip binmeyi çok severdi. Peygamber (s.a.s) "At edininiz! Onu miras olarak al&yacute;n ve miras olarak b&yacute;rak&yacute;n&yacute;z! Çünkü bu size baban&yacute;z &Yacute;smail'in miras&yacute;d&yacute;r" (Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-Nihâye, I, 192) buyurmu&thorn;tur. Hz. &Yacute;smail Arap dilini çok güzel konu&thorn;an fasih bir insand&yacute;.

Hz. &Yacute;brahim Allah Teâlâ'n&yacute;n emriyle han&yacute;m&yacute; Hâcer ve o&eth;lu &Yacute;smail'i Filistin'den al&yacute;p Hicaz'a götürdü. Hz. &Yacute;smail henüz sütte idi. Kâbe'nin daha sonra in&thorn;a edildi&eth;i yere yak&yacute;n bir yerde büyük bir a&eth;ac&yacute;n yan&yacute;na b&yacute;rakt&yacute;. Yanlar&yacute;na bir da&eth;arc&yacute;k hurma ve biraz su koydu. O zamanlar henüz Mekke &thorn;ehri kurulmam&yacute;&thorn;t&yacute;, her taraf &yacute;ss&yacute;zd&yacute;. Hatta su da yoktu.

Hz. &Yacute;brahim dönüp giderken Hacer, "Ey &Yacute;brahim, bizi bu &yacute;ss&yacute;z ve kimsesiz vadide b&yacute;rak&yacute;p da nereye gidiyorsun?" dedi. Hacer tekrar, "Ey &Yacute;brahim! Bizi burada b&yacute;rakman&yacute; sana Allah m&yacute;, emretti?" diye seslendi. Hz. &Yacute;brahim, "Evet Allah emretti" deyince, Hacer, "Öyleyse Allah bize yeter, bizi o korur" diyerek Allah'a tevekkül etti. &Yacute;brahim Seniye mevkiine gelince Kâbe'nin bulundu&eth;u tarafa yönelerek &thorn;öyle dua etmi&thorn;tir: "Ey Rabbimiz, ben zürriyetimden bir k&yacute;sm&yacute;n&yacute; senin mukaddes olan evinin yan&yacute;nda ekin bitmez bir vadiye yerle&thorn;tirdim. &THORN;unun için ki, Rabbimiz (orada) namaz (lar&yacute;n)'&yacute; dosdo&eth;ru k&yacute;ls&yacute;nlar. Art&yacute;k sen insanlardan bir k&yacute;sm&yacute;n&yacute;n gönüllerini onlara meylettir ve kendilerini baz&yacute; meyvelerle r&yacute;z&yacute;kland&yacute;r ki (verdi&eth;in nimete) &thorn;ükretsinler" (&Yacute;brahim, 14/37).

Aradan günler geçti. Yanlar&yacute;ndaki su ve hurma bitti. Etrafta kimseler yoktu, çocuk susuzluktan a&eth;l&yacute;yordu.

Hacer su aramaya ba&thorn;lad&yacute;. Safa tepesine ç&yacute;kt&yacute;, etrafa bakt&yacute; kimseyi göremedi. &Yacute;ndi; ko&thorn;arak Merve'ye geldi; etraf&yacute;na bak&yacute;nd&yacute;, kimseyi görmedi. Bir yudum su bulmak için Safa ile Merve aras&yacute;ndaki bu gidi&thorn; geli&thorn;i yedi defa tekrar etti. Yedinci defa Merve'ye ç&yacute;kt&yacute;&eth;&yacute;nda &thorn;imdiki Zemzem kuyusunun bulundu&eth;u yerde bir melek gördü. Aya&eth;&yacute;n&yacute;n ökçesiyle yeri e&thorn;iyordu. Oradan su ç&yacute;km&yacute;&thorn;t&yacute;. Di&eth;er bir rivayete göre çocuk aya&eth;&yacute; ile (veya eli ile) kumlar&yacute; e&thorn;elemeye ba&thorn;lam&yacute;&thorn; ve oradan bir su ç&yacute;km&yacute;&thorn;t&yacute;r. Hacer gelip kana kana içti, çocu&eth;una da içirdi.

Hz. Hacer su bo&thorn;a akmas&yacute;n diye gölet yap&yacute;p suyu muhafaza etmeye çal&yacute;&thorn;&yacute;yor, bir yandan da avuçlar&yacute;yla k&yacute;rbas&yacute;n&yacute; dolduruyordu. Hz. Peygamber (s.a.s) bunu &thorn;öyle anlatm&yacute;&thorn;t&yacute;r: "Allah &Yacute;smail'in annesi Hacer'e rahmet eylesin! E&eth;er o Zemzem'i kendi haline b&yacute;raksayd&yacute; da, soyu avuçlamasayd&yacute;, muhakkak ki Zemzem akar bir kaynak olurdu" (Buhârî, Enbiyâ, 9).

Hz. Hacer'in suyu bulmas&yacute;ndan sonra Mekke vadisinden geçen Cürhümîlerden bir grup vadinin üstünde bir ku&thorn; gördüler. Bu ku&thorn;un su olan yerde uçtu&eth;unu bilen Cürhümîler daha önce bu vadide bir su kayna&eth;&yacute; yoktu. Acaba, yeni bir su kayna&eth;&yacute; m&yacute; bulundu diye içlerinden birisini kontrol için gönderdiler. Suyu haber al&yacute;nca, gelip su ba&thorn;&yacute;na yerle&thorn;mek için Hz. Hacer'den izin istediler. Suda bir hak iddia etmemek &thorn;art&yacute;yla Hz. Hacer onlara izin verdi. Hz. &Yacute;smail fasih arapçay&yacute; bunlardan ö&eth;rendi, gençlik ya&thorn;&yacute;na gelince Cürhümîler içlerinden bir k&yacute;zla Hz. &Yacute;smail'i evlendirdiler. Bu evlilikten sonra Hz. Hacer vefat etti.

Hz. &Yacute;brahim o&eth;lunun durumunu kontrol için Mekke'ye geldi. Hz. &Yacute;smail'in evine geldi&eth;inde onu evde bulamad&yacute;. Hz. &Yacute;smail'in han&yacute;m&yacute; ile aralar&yacute;nda &thorn;u konu&thorn;ma geçti:

"&Yacute;smail nerede?" diye sordu. Hz. &Yacute;smail'in han&yacute;m&yacute;;

"R&yacute;z&yacute;k temin etmek için ava gitti" dedi.

"Geçiminiz nas&yacute;l?" diye sordu.

"Darl&yacute;k içindeyiz, durumumuz kötü" diye cevaplad&yacute;.

Hz. &Yacute;brahim; "Kocan geldi&eth;inde selâm söyle, kap&yacute;s&yacute;n&yacute;n e&thorn;i&eth;ini de&eth;i&thorn;tirsin" dedi ve gitti.

smail avdan dönünce han&yacute;m&yacute;yla aralar&yacute;nda &thorn;u konu&thorn;ma geçti. &Yacute;smail (a.s):

"Evimize gelen oldu mu?"

"Evet, yasl&yacute; bir adam geldi, seni sordu, cevap verdim. Geçimimizi sordu "darl&yacute;k içindeyiz" dedim".

Hz. &Yacute;smail, "sana bir &thorn;ey tenbih etti mi?" dedi. Kad&yacute;n, "Sana selâm söylememi istedi ve "kap&yacute;n&yacute;n e&thorn;i&eth;ini de&eth;i&thorn;tirsin" diye tenbih etti" dedi. &Yacute;smail (a.s) durumu anlad&yacute; ve:

"O gelen ihtiyar babamd&yacute;. Senden ayr&yacute;lmam&yacute; istiyor, art&yacute;k evine dön dedi."

Böylece &Yacute;smail ilk e&thorn;inden bo&thorn;and&yacute;. Bir müddet sonra Cürhümîlerden ba&thorn;ka bir k&yacute;zla evlendi.

&Yacute;brahim (a.s) Mekke'ye geldi. Yine &Yacute;smail (a.s) ava gitmi&thorn;ti. Han&yacute;m&yacute;yla aralar&yacute;nda yukar&yacute;dakine benzer &thorn;ekilde bir konu&thorn;ma geçti. Ancak kad&yacute;n geçimlerinin ve kocas&yacute;n&yacute;n iyi oldu&eth;unu söyledi. Daha sonra &Yacute;brahim: "Kocan geldi&eth;inde ona selâm söyle, kap&yacute;s&yacute;n&yacute;n e&thorn;i&eth;ini güzel tutsun" dedi.

&Yacute;smail avdan gelince han&yacute;m&yacute; olanlar&yacute; anlatt&yacute;. &Yacute;smail: "O babamd&yacute;. Sen de evimin e&thorn;i&eth;isin. Seni ho&thorn; tutmam&yacute; emrediyor" (Buhârî, Enbiyâ, 9) dedi.

Hz. &Yacute;brahim zaman zaman &THORN;am'dan gelip o&eth;lunu ve han&yacute;m&yacute; Hacer'i ziyaret ederdi. Bir defa rüyas&yacute;nda o&eth;lu &Yacute;smail'i kurban etti&eth;ini görmü&thorn;tü. Rüya üç gece aynen tekerrür edince Hz. &Yacute;brahim durumunu o&eth;luna aç&yacute;p:

"Ey o&eth;ulcu&eth;um, rüyamda seni kurban etti&eth;imi gördüm, buna ne dersin? dedi. Hz. &Yacute;smail; "Babac&yacute;&eth;&yacute;m, emrolundu&eth;un &thorn;eyi yap, in&thorn;allah beni sabredenlerden bulacaks&yacute;n, diye cevap verdi" (es-Saffat, 37/102).

Hz. &Yacute;brahim ve &Yacute;smail'in bu teslimiyetini Allah mükafatland&yacute;rd&yacute;. &Yacute;smail'in yerine büyük bir kurbanl&yacute;k verdi (es-Saffat, 37/107).

Ancak Yahudiler Hz. &Yacute;brahim (a.s)'&yacute;n kurban etti&eth;i o&eth;lunun Hz. &Yacute;smail de&eth;il Hz. &Yacute;shak oldu&eth;unu iddia ederler (bk. Ali el-Muttekî el-Hindî, Kenzu'l Ummâl, XI, 490).

Bu konuda baz&yacute; zay&yacute;f rivayetler varsa da Yahudilerin bu iddialar&yacute;n&yacute;n as&yacute;l sebebi k&yacute;skançl&yacute;klar&yacute;d&yacute;r. Halife Hz. Ömer b. Abdülaziz müslüman olan bir Yahudi alimine "Hz. &Yacute;brahim'in hangi o&eth;lunu kurban etmesi emrolundu?" diye sormu&thorn;tu. Bu zat &thorn;öyle dedi: "Vallahi, Allah &Yacute;smail'in kesilmesini emretmi&thorn;ti. Bunu Yahudiler de bilirler. Ancak Yahudiler Araplar&yacute; k&yacute;skan&yacute;rlar. Baban&yacute;z &Yacute;smail'in kurban edilmesi hakk&yacute;ndaki ilahi emre boyun e&eth;i&thorn;i ve sabr&yacute;n&yacute;n Allah taraf&yacute;ndan övülmesini çekemezler de bu fazileti kendi atalar&yacute; olan &Yacute;shak (a.s)'a vermek isterler" (Taberî, Tarih, I, 138,139).

Hz. &Yacute;brahim'in Mekke'ye yapt&yacute;&eth;&yacute; bir sefer s&yacute;ras&yacute;nda Allah taraf&yacute;ndan Kâbe'yi yapmas&yacute; emredilmi&thorn;ti. O&eth;lu &Yacute;smail ile birlikte Kâbe'yi yapt&yacute;lar (el-Bakara, 2/127; el-Hacc, 22/26-27). &Yacute;s mail (a.s) tas getiriyor, &Yacute;brahim (a.s) duvar örüyordu.

Babas&yacute;n&yacute;n vefat&yacute;ndan sonra Hz. &Yacute;smail, Hicaz halk&yacute;na peygamber oldu. Bu husus Kur'an-&yacute; Kerîm'de: "Kitap (Kur'an) da &Yacute;smail (a.s)'&yacute; de an ki 0, va'dinde sad&yacute;k rasûl ve nebî idi. O ehli (kavmi)ne namaz ve zekatla emrederdi ve O Rabbi Teâlâ'n&yacute;n yan&yacute;nda (söz ve hareketleriyle) makbul idi" (Meryem, 19/55-56) buyurulur.

Nakledildi&eth;ine göre Hz. &Yacute;smail babas&yacute;n&yacute;n vefat&yacute;ndan k&yacute;rk y&yacute;l sonra 137 ya&thorn;&yacute;nda vefat etmi&thorn; ve Hacer'in Hicr'deki kabrinin yan&yacute;na defnedilmi&thorn;tir. Araplar&yacute;n el-Musta'rebe grubu Hz. &Yacute;smail (a.s)'in o&eth;ullar&yacute;ndan ço&eth;alm&yacute;&thorn; olup, bunlar&yacute;n kökü Adnan'a dayan&yacute;r.

Hz. &Yacute;smail'in kabri Harem'deki Hicr denilen yerdedir (Ali el-Muttekî el-Hindi, Kenzu'l-Ummâl, XI, 490).
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://turkey-frm.yetkin-forum.com
 
HZ. ISMAIL ( S.A )
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Turkey - Frm :: >> İslaM :: Peygamberlerin Hayatı-
Buraya geçin: